IV.Murat Kimdir?

IV. Murad (10.9.1623—9.2.1640) Osmanlı tahttının on yedinci padişahıdır.

Kendisi 12 yaşındadır ve osmanlının durumu hiç de iyi deyildir;

Yıldırım Beyazıt Han 1402 de Timura Ankarada yenilmiştir,

II. Osman (Genç Osman) tahttan indirilip öldürülmüştür,

Yeniçeri eski yeniçeri deyildir,

İran Bağdatı ele geçirmiştir,

Erzurum Valisi Abaza Mehmed Paşa  II. Osmanın intikamını almak adına önüne gelen yeniçerileri katletmeye başlamıştır.

 Başkentte isyanlar çıkmış saray basılmış IV. Murat Ayak divanına zorla çıkartılıp en güvendiği sadrazam ve adamları alınıp öldürülmüştür.

IV. Murat genç yaşına rağmen zorbaları tamamen sindirerek devlet otoritesini sağlamştır.

 Anadoluda çıkan isyanları bastırmış merkezi otoriteyi tüm osmanlıda tahsis etmiştir.

Yeniçeri ve Sipahi ocaklarını  zorbalardan arındırmıştır.

İlk yıllarında Validesi Kosem Sultan kendisine yardımcı olmuştur.

 İran safevi devletinin elinde bulunan Erivan kalesi feth edilmiş ve iranın osmanlı topraklarına saldırma hevesi ve cesareti kırılmıştır.

II. Osman ’ın savaştığı halde dize getiremediği Lehistan Devleti de, ağır şartlarla barışı kabul etmiştir.

Bir çok spor dalında çok iyi olmasına rağmen IV. Murat içki ve sıkıntılı yaşamdan dolayı çok erken yıpranmıştır.

28 yaşıda öldüğünde evladı olmayan sultanın kardeşi İbrahim sorunsuz bir devlet devralmıştır.

Gerek mücadele ettiği olaylar ve gerekse içkiye fazlaca düşkünlüğü, kendisini çok asabî  yapmıştır . Kusurları affetmez, mutlaka şiddetle cezalandırır, şahsına ve otoritesine karşı en küçük şüpheyi celbeden olayları, fazla araştırıp soruşturmadan çok sert ve kanlı şekilde bastırmıştır.

IV. Murat

O  bütün bunların yanında ince bir ruhuda vardır şiir yazar musiki severdir…

altaki şiiri Şehit Musa Çelebi için yazmıştır;

Yola duşup giden dilber

Musa’m eğlendi gelmedi

Yoksa yolda yol mu şaştı

Musa’m eğlendi gelmedi.

Aman piyale vaktidir

Canım piyale vaktidir

Yollarını gozlerim gel

Menekşe lale vaktidir

Ordusunun başında bulunarak uzun seferlerle bütün meşekkatlere katlandığı icin asker kendisini hem sever, hem de korkar. Vazifesini bileni sever ve dürüst söyleneni de takdir eder. Revan seferine giderken Konya kalesine atla girmek istediği sırada kendisinin

padişah olduğunu bilmeyen muhafız ;

—Bire Ağa, attan in, yaya yürü… Bu padişah kalesidir, atla

cıkılmaz.

Diye bağırmasından pek hoşlanmıştır.

Tarihçiler, kendisinin kan dökücü  olduğunda ittifak ederler.

Hakikaten göstermiş olduğu fazla şiddet yüzünden bazı günahsızların öldürülmüş olduğuna şüphe yoktur.

Ancak osmanlının düşmüş olduğu durumdan kurtulmasınında başka yolu mümkün olmadığıda bilinmektedir.

Sergilediği katı tutum neticesinde içerdeki tüm isyanlar bastırılmış,

düşmanlar püskürtülmüş içerde huzur dışarda da saygınlık kazanılmıştır.

Ama bütün bunlar osmanlının markus talihini değiştirmeye yetmemiştir.